Bir Zeytin Hikayesi
Herkese kocaman bir merhaba. Bugün sizlerle, geçtiğimiz haftalarda gittiğim, bol bol da fotoğraf çekerek sizlerle paylaşmaya çalıştığım “Yudum ile 10. Ayvalık Zeytin Hasadı Şenliği”ni yani “Bir Yudum Gençlik”i anlatmak istiyorum.
Daveti ilk aldığımda tereddütsüz kabul ettim çünkü malum son zamanlarda özellikle zeytin ağaçlarının kesilmesi, yok olması, emeklerin uçup gitmesi içimi çok acıtıyordu. Zeytini daha yakından tanımak, zeytinyağının faydalarına tekrar farkındalık yaratmak, emeği daha yakından hissetmek ve de tam da hasat zamanı olduğu için, bu fırsatı kaçırmak istemedim. Tarımı, çiftçiliği, bir şeyler ekip biçmeyi ve ürünü toplamayı aslında çok seviyorum. Rize’de yaşarken, çaylıklarda çay toplamaya iner, ne kadar zor bir iş olduğunu görürdüm. Fabrikada nasıl işlendiğini öğrenir, akşam evde içerken aklımdan hep onları geçirirdim. O yüzden de oldum olası çayı çok severim:) Geçtiğimiz sene de hatırlarsanız, Patates Hasadı’na gitmiş, orada da tarlada, modern tarım aletlerine karşın ellerimle patates toplamış, sonra da evde onlarla yemek pişirmiştim. O patatesler ile yaptığım patates kızartmasının tadı bile bir başkaydı.
İşte bu zeytin hasadından da kendi ellerim ile topladığım siyah ve yeşil zeytinleri, soframda yerini alması için güzelce bastırdım. Mis gibi kokuyorlar mis:)
Gelelim hasadımıza:) Yazımın başında “Bir Yudum Gençlik” dedim. Çünkü tarih boyunca zeytin ağacı, zeytin ve zeytinyağı hep bir sağlık ve gençlik kaynağı olarak kabul edilmiştir. Buradan hareketle, Yudum Gıda, hasat zamanını bu gençlik ve sağlık kaynağını almak, onu hasat etmek olarak anlamlandırmış. O nedenle de bu hasadı ‘Bir Yudum Gençlik Hasadı’ olarak isimlendirmiş.
Bu noktada aslında sizlerle, çok önemli ve de güzel bir bilgiyi de paylaşmak istiyorum. Yudum Pazarlama Müdürü Burcu Yaman, Türkiye’de yıllık ambalajlı zeytinyağı tüketiminin 60-65 bin ton aralığında seyrettiğini ve Türkiye’de kişi başı yıllık zeytinyağı tüketiminin ortalama 1.2kg seviyelerinde olduğunu belirtti. İspanya, İtalya ve Yunanistan gibi ülkelerde kişi başı tüketimin 10 kg’ı aştığını ifade ederek “Yudum Gıda olarak zeytinyağının mucizelerinden daha fazla faydalanılması gerektiğine inanıyor, zeytinyağının faydalarını tüketicilere en etkin şekilde aktarmayı bir görev addediyoruz” dedi. Görüldüğü üzere, aslında ülkemizde zeytinyağı tüketimi de maalesef çok az.
Gelelim hasadımıza:)
Ama önce Ayvalık – Cunda’daki o nefis otelimize:) Kesinlikle, sessiz, sakin, kafa dinleyeyim ve de lezzetli yemekler yiyeyim, kahvaltıyı öyle bir yapayım ki akşama kadar acıkmayayım diyorsanız Ayvalık Ortunç Otel tam size göre:)
Sabah çok erken saatte otele vardık. Önce birkaç saat dinlendik adından nefis bir kahvaltı için aşağıya indik. Her şey mis gibi, her şey çok taze ve lezzetli. Sanki gün içinde bir daha hiç yemek yemeyecekmişiz gibi nefis bir kahvaltı yaptık. Ne demiş Cemal Süreyya “Kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı”. Bence de öyle:)
Ardından biraz dinlendikten sonra Cunda – Sahil Restoran’da birbirinden lezzetli yemekler ve mezeler yedik. Biraz alışveriş yaptıktan sonra Şenlik Alanı’na doğru yola çıktık.
Şefimiz Murat Bozok ve Özge Ulusoy ile keyifli bir workshoptan sonra bol bol gezdik ve otelimize geri döndük. Şefimiz Murat Bozok’un bizler için hazırladığı, zeytin ve zeytinyağı içeren nefis lezzetlerini yemeğe başladık. İşte onlardan bazıları;
Nefis Zeytin Çorbası;
Malzemeler;
100 gram çekirdeksiz yeşil zeytin (tercihen tuzu alınmış)
1 dal taze kekik
1 dal taze biberiye
1 tutam zencefil
2 yemek kaşığı Yudum Naturel Sızma Zeytinyağı
2 yemek kaşığı un
1 çay bardağı krema
6 su bardağı sıcak su
Karabiber
1 tutam kıyılmış dereotu
Yapılışı;
Zeytinleri mutfak robotunda 1 yemek kaşığı zeytinyağı, kekik, biberiye, karabiber ve zencefil ile püre haline gelinceye kadar ezin.
Kalan zeytinyağını tencerede ısıtıp, un ile ısıtın.
Sıcak suyu ilave edin ve sürekli karıştırarak bir taşım kaynatın.
Zeytin püresi ile tatlandırıp tencerenin kapağını kapatın. Kısık ateşte 10 dakika pişirin.
Servis etmeden hemen önce çırpılmış kremayı ilave edip karıştırın.
Kıyılmış dereotu ile süsleyin.
Çorbanın üzerine ince bir şerit halinde zeytinyağı gezdirin ve servis yapın.
Afiyet olsun:)
Bir de tatlı tarifimiz olsun:)
Zeytinyağlı Kek;
Malzemeler;
3 adet yumurta
1 su bardağı toz şeker
2/3 su bardağı Yudum Naturel Sızma Zeytinyağı
2 su bardağı un
1,5 çay kaşığı karbonat
2 yemek kaşığı rendelenmiş limon kabuğu
Yarım limonun suyu
1 paket vanilya
1 adet limonun rendelenmiş kabuğu ya da limon reçeli
Yapılışı;
Fırınınızı 180 dereceye getirin.
Yumurtalar ile toz şekeri iyice şeker eriyinceye kadar çırpın.
Rendelenmiş limon kabuğu (beyaz kısımlarını almayın), zeytinyağı, limon suyu ve vanilyayı ekleyin.
En ve karbonatı eleyerek ekleyin ve karıştırmaya devam edin.
Baton kek kalıbını yağlayıp unlayıp hamuru kalıba dökün ve 180 dereceye getirilmiş fırında pişirin.
Tel ızgara üzerine alarak soğumaya bırakın.
Üzerine rendelenmiş limon kabuğu veya limon reçeli ekleyip, servis yapın.
Afiyet olsun:)
Bu lezzetli tarifler için Şefimiz Murat Bozok’a tekrar teşekkür ederim. Tarifler kendisine ait…
İlk günümüzün akşamında da zeytinyağı tadımı nasıl yapılır üzerine konuşup, hem Türkiye’deki zeytincilik ve zeytinyağını, hem de Yudum Gıda hakkında konuştuk. Kısaca Yudum Gıda’dan da bahsetmek istiyorum.
Sıvıyağ sektörüne girişi 1870’li yıllara dayanan ve bugün Türkiye’nin sıvıyağ sektörünün lider markası olan Yudum, Ayvalık’ta faaliyet gösteren tesislerinde kuruluşundan bu yana (1984) Türkiye’nin en çok tüketilen zeytinyağlarını üretiyor.
Ayvalık zeytinlerinden hiçbir işlemden geçirilmeden üretilen Yudum Natürel Sızma Zeytinyağı, tadı ve kokusuyla yüksek kalitede bir zeytinyağıdır.
Yudum Ege Natürel Sızma, Güney Ege zeytinlerinden hiçbir işlemden geçirilmeden üretilir ve yoğun bir aroması vardır.
Yudum Soğuk Sıkma Natürel Sızma Zeytinyağı, elle toplanmış, özenle seçilen zeytinlerin soğuk su ile pres edilmesi yöntemiyle, hiçbir işlemden geçirilmeden elde edilir.
Yudum Riviera Zeytinyağı ise asidi dengelenmiş zeytinyağı ile sızma zeytinyağının harmanlanmış halidir. Sızma zeytinyağının tadını ve kokusunu ağır bulanlar için idealdir ve sıcak-soğuk tüm yemeklere mükemmel lezzet ve sağlık katar.
Tüm Yudum sızma zeytinyağlarında asidite için limit maksimum 0,8’dir. Farklılık sadece duyusal özelliklerindedir. Yudum Riviera Zeytinağı’nda ise asidite limiti maksimum 1,0’dir.
Yorgun ama keyifli bir akşamın ardından, ertesi günkü hasadımızı heyecanla beklemeye başladık:)
Ertesi sabah yine nefis bir kahvaltıdan sonra, Murateli Köyü’ndeki hasatımız için yola çıktık. Tüm köy bu şenliğe hazırlanmıştı. Bir tarafta stantlar açılmış birbirinden güzel el işleri satılıyor, diğer yandan kazanlarla yemekler pişirilip dağıtılıyor, bir yandan da çocuklar hazırladıkları gösterileri sergiliyorlardı:) Tüm coşkusu ve açılış konuşmaları ile haşatımız başladı.
Günümüzde zeytini toplamak, eskisi gibi tek tek el ile yapılmıyor. Bunu kolaylaştıran ucu tırmık şeklinde, hareketli motorlu aletler var. Ama yine de zahmetli ve emek isteyen bir iş. Biraz da güç. Ağaçların altına serilen filelere düşüyor zeytinler ve oradan toplanıyor. Bu makşneler zeytinlere zarar veriyor mu tartışılıyor ancak her iki durumda da gerçekten emeği büyük. Zeytin ağaçları sadece zeytinleri için değil, zeytin dalı da şeker hastalığı için iyi geldiğinden kesinlikle çok çok önemli. Ömrü 1000 yılı bulan ağaçlar var. Bu yüzden de ölümsüzlük ağacı deniyor. Halk arasında, zeytin ağacı gibi uzun ömürlü, zeytin gibi bereketli bir hayatın olsun deniyor. Ne kadar güzel…
En güzeli de artık benim de bir zeytin ağacım var:) Seneye tekrar gidip göreceğim:)
Her şeyiyle keyifli, faydalı, bilinçli bir hasat gezisi oldu. Bu güzel davet, etkinlik ve her türlü yardımları için Excel İletişim Füsun Hanım ve ekip arkadaşlarına, Yudum Gıda yetkililerine teşekkür ederim.
Sevgiler…